"Bizim de bir Erdoğanımız olsaydı"

Yunanistan'ın haftalık To Vima gazetesi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı, "Türkiye'yi iflas noktasında teslim alarak, dünyanın en büyük güçleri arasında paylaşılamayan bir ülke haline getirmiş uluslararası ölçülerde tarihi bir lider" olarak tanımladı.

To Vima gazetesinin internet sitesinde "Bizim de bir Erdoğanımız olsaydı" başlığı altında Yorgos Maluhos imzasıyla yayımlanan yorumda, "Erdoğan'ın ülkesi için, Yunanistan'ı iki nesil yöneten Karamanlis ve Papandreu kuşağının Yunanistan için yaptıklarından çok daha fazlasını yaptığı" belirtildi.

Yorumda, "Her biri kendi yöntemine sahip olan ve ikisi birbirini tamamlayarak son dönem Yunan trajedisinin merkezinde olan bir Karamanlis veya bir Papandreu, geçmişte veya bugün, Erdoğan'a ne söyleyebilir ki? Ve Yunanistan, bu yönetimlerle, iki ülke arasında onca açık cephe karşısında ayakta durabilecek mi? Bunu zaten kimse düşünmek dahi istemiyor" ifadeleri kullanıldı.

Yunanistan'ın Kostas Karamanlis ve Yorgo Papandreu tarafından yönetildiği yıllarda olup bitenler nedeniyle her gün kabus yaşadığı, Türkiye'nin ise büyük bir yükseliş kaydettiği belirtilen yorumda, daha sonra şu görüşe yer verildi:

"Oysa aynı dönemde sıradan bir aileden gelen Erdoğan'ın Türkiye'sinde neler oldu? Biz, Olimpiyatların yapıldığı sözde şaşaalı dönemimizi yaşadığımız bir zamanda, çok iyi bildiğimiz son bir buçuk yılda yaşananlarla derin uykumuzdan uyanırken, O bugün Yunanistan'ın gelmiş olduğu iflas noktasında ülkesini teslim alarak, Uluslararası Para Fonu'nun zor yollarından hızla geçti. Ülke nüfusunun büyük bir bölümünü fakirlikten kurtardı, toplu halde yabancı yatırımcıyı çekti, inanılmaz bir kalkınma hızı getirdi. Önemli bir uluslararası siyasi ve ekonomik rol çizdi ve Türkiye'yi dünyanın en büyük güçleri arasında neredeyse paylaşılamayan bir ülke yaptı. (ABD Başkanı) Barrack Obama bile, Erdoğan'ın Rusya ile imzaladığı dev maliyetli enerji projelerini ve diğer anlaşmaları yürürlüğe koyduğu, ayrıca bununla sınırlı kalmadığı bir dönemde Avrupa'ya ilk gezisini Türkiye'ye gerçekleştirdi."

Başbakan Erdoğan'ın, "Türkiye'de kurulu eski düzenin kökten değiştirilmesi için de mücadele başlattığı ve uzun yıllar sonra Yüksek Askeri Şura'nın başında ilk defa tek başına ortaya çıktığı" ifade edilen yorumda, "Tüm bunlar, Türkiye'yi göz önüne alınması gerekli bölgesel bir askeri güç yaptığı için oldu. Belki de hepsinden en şaşırtıcı olanı budur. Ancak, son savaşı Erdoğan'ın kazanıp kazanmayacağı bilinmiyor. Şu ana kadar görünen muhtemelen bunu

başaracağıdır. Başaramamış olsa bile, sonunda onu devirmiş olsalar bile, hiç şüphesiz o, sadece Türk ölçülerine göre değil, uluslararası ölçülere göre tarihi bir liderdir. Eğer bunu da başarırsa, tarih, kıyaslama yapmak için, büyük bir ülkeyi bugünkü uluslararası düzende bu kadar kısa süre içerisinde sonuç verici şekilde değiştirebilen başka bir lideri çok zor bulacaktır" görüşüne yer verildi.

To Vima, "Türkiye'nin bu yükselişinin sadece Erdoğan'ın büyük yanlış yapması durumunda kesilebileceğini ve böyle bir olasılığın da Yunanistan'ın yeniden güçlenmesi için bir fırsat olabileceğini" belirttiği yorumunda, şunları kaydetti: "Güçlü bir ihtimal olmamakla birlikte, Türk askeri kurulu düzeninin yeniden toparlanarak kendisini devirmesi ya da Erdoğan'ın Türkiye'sinin hızlı yükselişinin olası uluslararası gelişmelerle kesilebilmesi dışında, belki de en

büyük tehlike büyük liderlerin büyük yanlışlar yapmasıdır. Örneğin, (Erdoğan'ın) olduğundan daha güçlü olduğunu değerlendirerek İran ile stratejik yakınlaşması tüm verileri değiştirecektir. Belki de bu ilişki tek umudumuzdur. Çünkü Yunanistan, bir şey yapmamasına rağmen, yeniden güçlenmesi için önkoşullar doğurmaktadır. Tüm bunlar, Yunanistan için ne kadar acı da olsa, durum budur. (Karamanlis ve Papandreu'nun) Türk mevkidaşları tarihle yüzleşiyor. Bu nedenle de kıyaslama keder ve karamsarlığa neden oluyor."