TBMM Demokratik Açılımı Tartışıyor
Meclis'te "Demokratik açılım"ın tarihi oturumu İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın konuşması ile başladı.Atalay, atılan adımları anlattı, yeni atılacak adımlarla ilgili bilgi verdi.Türkiye'de demokrasinin standartlarını yükseltecek şeyin demokratik ve sivil bir anayasa olduğunu belirten Atalay, mevcut anayasanın her açıdan toplumun gerisinde kaldığını söyledi.Bu anayasanın gelişen Türkiye'nin ve Türk Milletinin 21. yüzyıldaki ihtiyaçlarını karşılayamayacağının açık olduğunu vurgulayan Atalay, milletin bu anayasayı hak etmediğini belirtti.Atalay sözlerini şöyle sürdürdü:"Bu nedenle mümkün olan en geniş toplumsal katılım ve mutabakatla çoğulcu ve özgürlükçü bir anayasa hazırlanmalıdır. O zaman Türkiye daha bir büyüyecektir. Biz bu değişiklikleri hedeflerken anayasanın değiştirilmesi teklif edilemez olan ilk 3 maddesinin hiçbir şekilde değiştirilemeyeceğini defalarca açıkladık. T.C'nin temel nitelikleri, devletin üniter yapısı, bayrağı, milli marşı, resmi dili bu tartışmaların dışındadır."Meclis'teki demokratik açılım oturumunda konuşan ilk Genel Başkan, Ahmet Türk oldu.Demokratik Toplum Partisi Genel Başkanı Ahmet Türk ise ülkenin doğusuyla batısıyla kuzeyiyle güneyi ile ortak bir acıyı yaşadığını belirterek, bütün bunlara rağmen halkın barışta ısrarcı olmasını bir erdem olarak gördüklerini söyledi.Ahmet Türk, "Halklar arasında bir etnik çatışma olmamasını bir kazanım olarak görüyoruz. Her türlü ırkçı, faşizan tahriklere rağmen halkların birarada ve barış içerisinde yaşama arzusunu koruyor olmasını büyük bir saygıyla karşılıyoruz" dedi.MHP Genel Başkanı Süreci EleştirdiAçılımı Büyük Orta Doğu Projesi'nin dayatması olarak nitelendiren Devlet Bahçeli de ilk kez MHP'nin çözüm önerilerini sıraladı.Devlet Bahçeli, "TBMM'nin 89 yıllık kutlu tarihinin en talihsiz günlerinden birini yaşamaktadır. Burada milletin gözü önünde bilmek duymak istiyoruz.. Bizden istediğiniz nedir? Bunların hangisine onay vereceğiz, hangisini savunacağız? Bugün burada neyi tartışacağız?" dedi.Çağımızın en önemli kavramının demokrasi olduğunu söyleyen Bahçeli, "Bizim de vazgeçemediğimiz temel siyasi zeminimizdir. Demokrasi bir yandan ülkelerini ve toplumlarını müreffeh ve güçlü hale getiren yönetimlerin kuvvet kaynağı olmuştur. Ama aynı zamanda içi boş bir demokrasi arayışında ülkelerini maceralara atan yöneticiler için ustaca hazırlanmış bir tuzak anlamı da taşımaktadır." diye konuştu."Bu sözde açılım projesi bölgemizdeki su ve enerjiyi ele geçirmek kontrol altında tutmak ve stratejik olarak rezerve etmek isteyen küresel gücün yazdığı BOP'un dayatmasıdır" diyen Bahçeli, MHP geleceğin ateşe atılmasını önlemeye azimli ve kararlıdır. 15 kez yıkılıp 16 kez kurulduysak yeniden kuruluruz kimsenin endişesi olmasın." dedi''Demokratik Açılım Projesi''nin genel görüşmesinde son sözü Başbakan Recep Tayyip Erdoğan aldı.Erdoğan konuşmasında milli birlik ve beraberlik mesajları verdi, "Yurtta sulhu kuramayanlar cihanda sulhu sağlayamaz" dedi.Demokrasiye güvenilmesi gerektiğini belirten Erdoğan, farklılıkların zenginlik olduğunu söyledi.Erdoğan, "Bu meclis hep milletin kalmıştır, bundan sonra da kalacaktır. Türkiye'de her türlü meselenin konuşulacağı alan bu Meclistir. Varlık yokluk mücadelesi veren bir milleti küllerinden ayağa kaldıran Meclis her türlü sorunu çözecek tecrübeye sahiptir. " diye konuştu.Erdoğan, "Kurtuluş savaşında bu ülkeyi istiklaline kavuşturan Gazi Mustafa Kemal savaştığı ülkelerle diplomatik ilişkileri geliştirmiştir. Atatürk küsmemiş. Husumet beslememiş. Tam tersine işgalci ülkelere cevabın verildiği düşüncesi ile ülkenin etrafına duvar örmemiş. Yurtta sulh, cihanda sulh demiştir. Yurtta sulhu kuramayanlar cihanda sulhu sağlayamaz. " dedi.Demokratik açılım sürecini başlattıklarını söyleyen Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bu süreci sadece terör olarak algılamak, Kürt sorunu olarak algılamak yanlıştır. Hedef milli birlik ve kardeşlik projesidir. Süreç demokratik açılım sürecidir. Burada öncelikli sorun terörle mücadeledir. ""Farklılık Zenginliktir"Başbakan Erdoğan, "Sayın Baykal 20 yıl önce yaptık diyor. Bakıyorsunuz ki şimdiki konuşma ile o günkü konuşmalar arasında farklar var. Biz diyoruz ki Türkiye'ye güvenin demokrasiye güvenin. Farklılık zenginliktir. Gökkuşağı ne kadar güzelse farklılık da o kadar güzeldir. O kadar muhteşemdir." dedi."Biz insanı insan olduğu için seviyoruz diyen Erdoğan, "Ne Türk ne Kürt ne Laz, Abaza, olduğu için sevmiyoruz. Biz yaradılanı yaradandan ötürü seviyoruz." dedi.25 yıldır güvenlik meselesi olarak terörle mücadele edildiğini söyleyen Erdoğan, "Güvenlik sorunu olarak dağlar bombalandı mı? Sınır ötesi harekat yapıldı mı? Yapıldı. Terör devam ediyor mu? Ediyor. Terör sadece güvenlik güçleri ile çözülecek bir sorun değil. Bunun çok boyutu var. Tüm bunların üzerinde yoğunlaşmak gerekiyor. Sadece bizim Güneydoğu ve Doğu'da eğitim, sağlık, adalet, emniyet, tarım, konut yatırımında 15 katrilyonu buldu. Bunlar Cumhuriyet tarihinde görülmemiş yatırımlar." dedi.Erdoğan sözlerini şöyle tamamladı:"Gün bağırıp çaığırma günü değildir. Gün sesi en yüksek çıkanın rantı toplayacağı gün değildir. Gün koltuk sevdası ile ağrıya sızıya terk edileceği gün hiç değildir. Gün büyük düşünme günüdür. Kucaklayıcı ve kuşatıcı bir gündür. Memleket ve millet adına icraat ortaya koyma günüdür." Kaynak:TRT